Sakal Ekimi

Sakal ekimi, yüzünde sakal yoğunluğu az olan ya da hiç sakalı çıkmayan bireyler tarafından günümüzde sıkça tercih edilen bir uygulamadır. Bunun yanında yüzde bulunan izlerin kapatılması için de tercih edilen bu işlemde Fue ve FUT adı verilen sakal ekimi yöntemleri kullanılmaktadır. Bu işlem için uygun yaş aralığı genel olarak 25-50 yaş aralığıdır ve sakal ekimi bu yaşlarda uygulandığında başarılı sonuçlar elde edilmektedir.

İşlem süresi ise yaklaşık 2 ila 5 saat aralığında değişmekte, bunun nedeni ise hastanın ihtiyacı olan sakal ekimi miktarının yoğunluğu olmaktadır. Uygulama lokal anestezi eşliğinde ağrısız ve acısız gerçekleştirilerek yaklaşık 1000 ila 2500 kıl kökü ile sakal ekimi yapılabilmesi mümkündür.

Sakal ekimi sonrası dikkat edilmesi gerekenler konusunda hasta, doktor tarafından bilgilendirilmekte, özellikle ilk gün yüzünü titizlikle koruması gerektiği vurgulanmaktadır. Örneğin: ilk gün boğazlı kıyafetlerden uzak durulması sakal ekimi sonrası oluşabilecek kıl kökü kaybının önüne geçmektedir. Bunların yanında hastaya sakal ekimi iyileşme süreci hakkında bilgilendirilme yapılarak çeşitli ilaçlar ve antibiyotiklerle iyileşme hızı artırılmaktadır.

Sakal Ekimi Nedir?

Sakal ekimi, iki kulak arasında kalan enseden veya vücudun en uygun olan bölgesinden alınan kıl köklerinin yüzün sakalsız bölümlerine ekilme işlemidir.  saç ekimi gibi sakal ekimi de genetik nedenler, travmalar ya da yanıklar nedeniyle dökülme olan bölgelere lokal anestezi ile hekim tarafından uygulanmaktadır. Alınacak köklerin kalın tercih edilmesi sakal ekimi işleminin daha başarılı sonuçlanlanmasını sağladığından, öncelikle boyun bölgesinde var olan kıl kökleri tercih edilmektedir.

Hasta, ihtiyaç duyulan sakal yoğunluğunun belirlenmesi ve mevcut kıl köklerinin tespit edilmesi için sakal ekimi öncesi hekim tarafından kliniğimizde muayene edilmektedir. Gerekli muayene ve tahliller yapıldıktan sonra, sakal ekimi yapılacak kişinin dökülmeye neden olan bir sağlık durumu var ise tespit edilerek tedavi edilmesi gerekmektedir. Ayrıca işlem yapılacak kişinin hormonlarının belirli bir seviyede olması gerekmektedir bu nedenle uzmanlar tarafından 25-50 yaş aralığındaki bireyler sakal ekimi için uygun görülmektedir.

Yapılan sakal ekimi işleminin doğal olması için ince uçlarla doğal açılarda kanallar açılarak kökler birli, ikili ve üçlü olacak şekilde gruplandırılarak tek tek uygulanmaktadır.  Özellikle sakal çizgisi ekilirken, tekli kıl köklerin uygulanması ve favori bölgesinde 5-10 derecelik açılarla kanal açılması sakal ekimi işleminin doğal olması açısından önemlidir.

Tedavi Özeti

Operasyon Süresi

5 - 8 Saat

Aneztezi Türü

Lokal Anestezi

Hastane Yatış

Yok

İşe Dönme Süresi

Hemen

Garanti Türü

Ömür Boyu Garanti

Konaklama

Lüks Otel

VIP Transfer

Evet

Sakal Ekimi Kimlere Yapılır?

Yüz bölgesinde sakal çıkmaması veya yoğunluğun düşük olması gibi durumlarda vücudun uygun görülen bölgelerinden alınan kıl köklerinin yüze ekilmesine sakal ekimi adı verilmektedir. Sakal, bir erkek için estetik açıdan önem arz etmekte olduğundan son on yıldır sakal ekimi operasyonlarının uygulanma sıklığında büyük artışlar gözlenmektedir.

Uzun sakal modasının bir sonucu olarak günümüzde her erkek sakallarının yoğunluğunu önemsemekte ve günlük olarak sakallarını tıraş edenler dahi sakal ekim operasyonlarına başvurabilmektedir.

Herhangi bir kaza sonucu yüzünde iz bulunanlar, köseler ya da cinsiyet değiştirmek isteyenler gibi birçok kişiye 20-50 yaş aralığında sakal ekimi yapılabilmektedir.

Sakal Ekim Operasyonlarına İhtiyaç Duyan Kişiler

  1. Genetik veya çevresel faktörlere bağlı olarak yüz bölgesinde doğuştan hiç sakal çıkmayan ya da sonradan dökülen kişilerdir.
  2. Yüzünün genelinde sakal çıkıyor olmasına rağmen ufak bir bölgesinde sakal çıkmayan, saç kıran gibi rahatsızlığı olanlardır.
  3. Yüzünün tamamında sakal çıkıyor olmasına rağmen belirli bir bölgesinde seyreklik olan ve bu durumdan rahatsız olan kişilerdir.
  4. Yara veya yanıklara bağlı olarak kalıcı sakal kaybı yaşayan veya yüzünde kapatmak istediği bir kazanın izi olanlardır.

Kısacası, sakalından memnun olmayan herkes sakal ekim operasyonları için uygun olmaktadır fakat bu işlem için hastanın kıl köklerinin toplanacağı bölgede yeteri kadar kıl kökü olmalıdır. Ayrıca sakal ekimi yapılacak kişinin bulaşıcı hastalık taşımaması;  diyabet gibi metabolizmal hastalık bulunanların ise ciddi seviyede şikayetlerinin olmaması gerekmektedir.

Sakal Ekimi Nasıl Yapılır?

Sakal ekim tekniğinde kullanılacak yöntem belirlendikten sonra kıl köklerinin toplanması için uygun görülen boyun ya da ense bölgesine lokal anestezi uygulanarak kıl kökleri toplanmaktadır. Bu toplama işleminde kıl kökleri tıpkı saç ve bıyık ekiminde olduğu gibi birli, ikili, üçlü olacak şekilde gruplandırılarak özel solüsyon içerisine konmakta ve sakal ekimi için hazırlık yapılmaktadır.

Günümüzde sakal ekimi  genellikle iki teknik altında yapılmakta fakat FUT tekniği 1990’lı yıllardan gelen eski bir yöntem olduğundan pek tercih edilmemektedir. Bunun temel sebebi olarak sakal ekimi işleminde Fut tekniğinin dezavantajlarının, sağladığı başarı oranından daha fazla olması görülmektedir. Bu nedenle günümüzde modern teknolojinin gelişmesiyle elde edilen FUE tekniği sakal ekimi için tercih edilmekte ve ciddi başarılar elde edilmektedir.

Hangi yöntemin uygulanacağı farketmeksizin saç, bıyık ya da sakal ekimi operasyonları genellikle belli aşamalarla gerçekleştirilmektedir.

  1. Sakal ekimi yaptıracak olan hastanın kıl köklerinin alınacağı bölgesi ve ekim yapılacak bölge detaylıca analiz edilerek ekilecek kıl kökü miktarı belirlenmektedir.
  2. Kıl köklerinin alınacağı bölge lokal anestezi ile uyuşturularak, yönteme göre değişen şekillerde kıl kökleri alınmaktadır.
  3. Sakal ekimi yapılacak bölge uyuşturularak, tercih edilen yönteme göre değişen şekillerde kıl kökleri ekilmektedir.

Hangi yöntemle yapılırsa yapılsın  saç, bıyık sakal ekimi gibi operasyonlar lokal anestezi altında, acısız olarak yapılmaktadır. Bazen doktor tarafından derin uyku halinin uygun görülmesi durumunda genel anestezi yapılabilmektedir fakat bu sakal ekimi uygulamasında hastanın nefessiz kalmasına sebep olabildiğinden pek tercih edilmemektedir. Anestezinin ardından hastanın mevcut kıl kökleri kullanılarak uygun bölgeden alınan kıl köklerinin kişinin sakal ekimi için planlama yapılan bölgesine ekilme işlemine geçilmektedir.

Kıl kökleri alınırken enseden ne kadar alım yapılacağı, hastanın sakal ekimi sonrasında saç ekimi de planlayıp planlamadığı ile alakalı olarak değişmektedir.  Eğer hasta, sakal ekimi operasyonundan sonra saç ekimi uygulaması da planlıyorsa, ense bölgesinden olabildiğince az kıl kökü alınması gerekmektedir.

Sakal Ekimi Yöntemleri Nelerdir?

Sakal ekimi yöntemleri olarak FUE  Follicular Unit Extraction (Foliküler Birim Ektomisi) ve FUT Follicular Unit Transplantation (Foliküler Birim Transplantasyonu) olarak adlandırılan iki farklı saç ekim tekniği bulunmaktadır. Fakat FUT 1990’lı yıllardan kalma eski bir yöntem olduğundan günümüzde modern teknolojisine uygun FUE yöntemi tercih edilmektedir. Özellikle iz bırakmaması ve doğal sonuçlar sağlaması nedeniyle hem hasta hem de doktor tarafından yaygın olarak tercih edilen sakal ekimi yöntemi FUE’dir.

Fue sakal ekimi yöntemi

FUE sakal ekimi yöntemi ilk olarak saç ekim operasyonlarında uygulanmaya başlamış ve FUT tekniğinin getirdiği tüm dezavantajları ortadan kaldırılması amacıyla yirmi yıl kadar önce geliştirilmiştir. Doğala en yakın görüntüyü verdiği için de günümüzdeki sakal ekim operasyonlarının neredeyse tamamında bu teknik kullanılmaktadır. Yaygın olarak kullanılmasına rağmen işlem birçok incelik gerektirmekte, bu  nedenle herkes tarafından uygulanması mümkün görülmemektedir. Ancak alanında eğitim almış, kıl köklerini ve erkek yüz tiplerini tanıyan plastik cerrahlar tarafından  Fue sakal ekimi işlemi başarı ile icra edilmektedir. Yöntem şu şekilde uygulanmaktadır:

  1. Eğer hastanın yüz bölgesindeki sakal yoğunluğu çok az ise santimetre kareye çok daha fazla kıl kökü ekilebildiğinden Fue sakal ekimi tercih edilmektedir.
  2. Yöntem dahilinde önce donör bölgenin yani kıl köklerinin alınacağı bölgenin analizi gerçekleştirilir, bu bölge genelde iki kulak arası ense bölgesi olmaktadır.
  3. Operasyon sırasında ilk olarak doktor tarafından hastanın kıl köklerinin toplanacağı ense bölgesi lokal anestezi ile uyuşturulmaktadır.
  4. Yüksek çözünürlüklü bir kamera ile özel bir cihaz yardımıyla doktorun uygun gördüğü bölgedeki kıl kökleri tek tek toplanmaktadır. Ayrıca sakal ekimi işleminde cerrahi bir kesi uygulanmamakta bunun yerine özel iğnelerle çalışılmaktadır; yani FUE tekniği ile herhangi bir cerrahi kesi yapılmamaktadır.
  5. Cihazın haznesinde toplanan kıl kökleri özel bir cihazda uygun hale getirilmekte ve sakal ekimi için kıl köklerinin alınmasının ardından köklerin toplandığı bölge özel bandajlarla kapatılmaktadır.
  6. Toplanan kıl kökleri sakal ekimi için hazırlanırken, hastanın alıcı bölgesine lokal anastezi uygulanarak acısız şekilde kanalların açılması işlemine geçilmektedir.
  7. FUE sakal ekimi işleminde diğer yöntemlerin aksine kıl kökleri kesiler içerisine değil, her kıl kökü için özel olarak açılan kanallara yerleştirilmektedir.
  8. İğneye benzeyen cihaz ile açılan kanallara, özel iğneler yardımıyla kıl kökünün yerleştirileceği derinliğe ve açıya göre kanal açılarak sakal ekimi gerçekleştirilmektedir.
  9. Duruma göre 200 ile 700 arasında kıl kökünün sakal ekimi ile yerleştirilmesi mümkündür fakat yerleştirilecek kıl kökü sayısına göre operasyon sırası belirlenmektedir. FUE tekniği ile sakal ekimi, çok daha detaylı bir yöntem olduğundan FUT tekniğinden daha uzun sürmektedir.
  10. Sakal ekimi operasyonlarında ortalama süre üç saat kadardır fakat bazı hastalarda bu sürenin beş saate kadar çıktığı da görülmektedir.

İşlem sırasında kesi olmadığı için vücudun herhangi bir yerinde iz kalmamakta, üstelik hastanın doğal saç çıkışı dikkate alınarak yapılan sakal ekimi doğal bir görünüm sağlanmaktadır.

FUT sakal ekimi yöntemi

Esasen doksanlı yılların teknolojisi olan bu yöntem günümüzde sakal ekimi işleminde neredeyse tamamen terk edilmiş durumdadır. FUE tekniği gibi, FUT tekniği de ilk olarak saç ekim yöntemi olarak ortaya çıkmış ve sakal ekimi operasyonlarının yaygınlaştığı dönemde popülerliğini kaybetmiştir. Bu yöntemin FUE tekniğinden en temel farkı, FUT tekniğinde köklerin bulunduğu derinin bütün olarak kesilmesi ve toplanmasıdır. FUE tekniğinde ise herhangi bir kesi yapılmadan kıl kökleri teker teker toplanmakta ve sakal ekimi gerçekleştirilmektedir.

FUT sakal ekimi yöntemi ile donör bölgeden şerit şeklindeki deri çıkarıldıktan sonra kıl kökleri toplanmaktadır.

  1. Doktor tarafından sakal ekimi yapılacak olan hastaya FUT tekniğinin uygun olduğu kesinleştirildikten sonra operasyonun uygulamasına geçilmektedir.
  2. Hastanın donör bölgesi analiz edildikten sonra, ihtiyaç duyulan miktarın ne kadar alandan alınabileceği hesaplanarak hastanın kıl köklerinin alınacağı donör bölge lokal anestezi ile uyuşturulmaktadır.
  3. Sonrasında sakal ekimi için yeterli miktardaki saç kökü, ense derisinden boyu ve eni olan genellikle 10 cm’ye 1,5 cm olan bir parça kesilmektedir.
  4. Şerit çıkarıldıktan sonra, sakal ekimi operasyonu için saç köklerinin ayıklanması ve hazır hale getirilmesi işlemlerini gerçekleştirmek üzere deri teknikerlere verilmektedir.
  5. Teknikerler saçı hazırlarken cerrah da kesi bölgesini uygun şekilde kapatmaktadır fakat FUT yönteminin en büyük dezavantajlarından birisi de kesi yapılan bu bölgede iz kalma ihtimalidir.
  6. Ense bölgesi kapatıldıktan ve saç kökleri hazırlandıktan sonra hastanın sakal ekimi yapılacak bölgesi lokal anestezi ile uyuşturulmalıdır.
  7. Saç kökü sayısıyla eşit olacak şekilde özel iğneler kullanılarak kanal açılmakta ve bu kanallara köklerin yerleştirilmesiyle sakal ekimi gerçekleştirilmektedir.

FUT tekniğinde kanal açma işlemi sırasında yaşanabilecek sıkıntılardan dolayı sakal ekimi yapılırken açıların tam olarak ayarlanması mümkün olmamaktadır. Bu nedenle de eğer uzman bir cerrah tarafından uygulanmazsa  sakal ekimi işleminin doğallığı konusunda sıkıntılar yaşanmaktadır.

Sakal ekimi sırasında köklerin alındığı bölgeye estetik dikişler atılmış olsa da iz kalma ihtimali çok yüksektir ve bu bölgede şerit şeklinde saçsız bir iz görülmektedir. Alt ve üstlerdeki saçlar bu bölgeyi kapatarak kötü görünümü engeller fakat FUT tekniğiyle sakal ekimi yapılan hasta psikolojik olarak kendini rahatsız hissedebilmektedir.

Sakal ekimi yaptırmak isteyen hastaların neredeyse tamamı FUE yöntemine uygunken, FUT yöntemine uygunluk konusunda sıkıntılar yaşanabilmektedir. Özellikle sakal ekimi için hastanın kıl köklerinin alınacağı donör bölgesinin yeterliliği konusunda sorunlar oluşmakta, çıkarılacak kök sayısı ile şerit büyüklüğü arasında doğru orantı bulunması gerekmektedir. Bu durum ensesi seyrek olan hastalarda kesilecek şerit oranını büyümekte ve estetik görüntüyü tamamen kaybetmektedir.

Sakal Ekimi Öncesi

Sakal ekimi operasyonlarına doğrudan başlanmamakta,  işlem öncesinde doktor tarafından hastanın sakal probleminin altında yatan faktörler aranmaktadır. Çoğu zaman sakal ekimi yaptırmak isteyen hastalarda strese veya metabolizmaya bağlı olarak kalıcı gibi görünen ancak kalıcı olmayan dökülmeler gerçekleşmektedir. Bu gibi durumlarda sakal ekimi uygulansa dahi tutmadığını ve hastanın daha da mutsuz olduğu gözlemlenmektedir.

Sakal ekimi öncesi yapılan bu analizle birlikte eğer sakal dökülmesinin altında stres yatıyorsa hasta psikoloğa yönlendirilir, Metabolizma hastalıkları var ise de ilgili kliniklere yönlendirilimektedir. Eğer hastanın sakalları genetik faktörlere ya da diğer faktörlere bağlı olarak kalıcı şekilde dökülmüş (ya da hiç çıkmamış) ise hasta sakal ekimi için uygundur.

Operasyondan önce yapılan analizlerle birlikte ekilecek sakalların miktarı ve açıları belirlenmeli bunu tam olarak sağlayabilmek için de hastanın operasyondan önce sakallarını uzatması gerekmektedir. Yaklaşık iki santimetrelik sakal uzunluğu açıları ve yoğunluğu görmek; bunlara bağlı olarak da ekim yapılacak miktarı ve açıları belirlemek sakal ekimi için yeterlidir. Operasyona karar verilmesinin ardından, bazı ilaçların (kanı akışkan hale getiren, hormon dengesini bozan vb.) kullanımına  genellikle doktor tarafından ara verilmektedir.

Sakal Ekimi Yapılacak Kişinin Uygunluğun Kontrol Edilmesi

Sakal ekimi oldukça basit bir uygulamadır ve çoğu zaman, FUE tekniği sayesinde cerrahi kesi yapılmasına dahi gerek yoktur. Bu sebepten ötürü de ekstrem durumlar olmadığı müddetçe hastalar sakal ekimi operasyonuna uygun olarak kabul edilmektedir. Hastaların sakal ekimi uygunluğunun kontrol edilmesi sırasında tam kan sayımı, idrar testi ve hormon testleri uygulanabilmektedir.  Bunun dışında saç köklerinin alınacağı ve ekileği bölge üzerinde doktor tarafından yüksek çözünürlüklü kameralarla inceleme yapılarak hastanın sakal ekimine uygunluğu kontrol edilmektedir.

Hastanın operasyon için uygun olabilmesinin iki şartı vardır:

  1. Donör bölgesinde yeteri kadar kıl kökü olması,
  2. Alıcı bölgesinde kalıcı sakal dökülmesinin olması.

Bu İki şart sağlandığı müddetçe eğer hastada bulaşıcı bir hastalık yok ise sakal ekimi operasyonu gerçekleştirilmektedir. Eğer saç derisinde ya da sakal derisinde deri hastalığı var ise de bu hastalıklar çözülene kadar sakal ekimi operasyonu ertelenmektedir. Hastaların  sakal ekimi operasyonu için uygun olduğunun tespitinden sonra ise daha detaylı bir muayene ile tekniğe karar verilir.

Sakal ekimi operasyonu sırasında hastanın isteğine ve doktorun da kararına göre favori, bıyık, çene, yanak bölgelerine ekim yapılması mümkün olmaktadır.

Sakal Ekimi Yönteminin Belirlenmesi

Sakal ekimi FUE veya FUT teknikleri ile doktor kontrolünde klinik ortamında gerçekleştirilmektedir; fakat FUT tekniğinin kullanımı günümüzde pek tercih edilmemektedir. İstatistiklere göre sakal ekimi için yaklaşık yüz kişiden yalnızca beş kadarı FUT tekniğini tercih etmektedir. Çoğu zaman sakal ekimi işleminde kullanılacak yöntemin seçimi doktorun profesyonelliğine bırakılmakta, bu konuda hastanın müdehalesi bulunmamaktadır. Fakat doktor ile hasta arasında mutabakat sağlanması için sakal ekimi yöntemlerinin artıları ve eksileri tartışılarak hasta bilgilendirilmektedir. Bu bilgilendirme sonrasında hasta için  herhangi bir sakıncası yoksa, sakal ekimi işleminde kıl köklerinin tek tek toplarak ekildiği FUE yöntemi seçilmektedir.

Sakal ekimi için Fue yöntemi tercih edildiğinde ilk olarak hastanın kıl köklerinin alınacağı donör bölgedeki kıl kökü yoğunluğu incelenmektedir. Ardından hastanın alıcı bölgesinde ihtiyaç duyulan kıl kökü miktarı, hastanın istediği sakal yoğunluğuna göre hesaplanarak sakal ekimi için uygun görülen yönteme karar verilmektedir. FUT tekniği ile ihtiyaç duyulan kıl kökü miktarı arttıkça kesi alanı da arttığından estetik açıdan da sorun oluşmaktadır. Eğer alıcı bölgede incelikli ve açı hesaplamalı ekim yapılacaksa FUE yönteminin tercih edilmesi uygun görülmektedir.

Yöntem fark etmeksizin sakal ekimi operasyonundan önce hastanın ekim yapılacak bölgesi kalemlerle işaretlenerek planlaması yapılmaktadır. Sonrasında ise bu bölgeler üzerinden simülasyon yapılarak sakal ekimi sonrası aşağı yukarı yüzünün nasıl görüneceği gösterilmekte ve hasta ile mutabakat sağlanmaktadır.

Sakal Ekimi Hazırlıkları

Sakal ekimi operasyonlarına hazırlık için ekstrem koşullara girilmesine gerek kalmamaktadır; çünkü işlem sırasında veya sonrasında oluşabilecek komplikasyon sayısı oldukça sınırlıdır. Yalnızca, sakal ekimi gerçekleştirilen kıl köklerinin hassaslığına riayet edilmesi gerekmekte bu nedenle bazı hazırlıklar yapılmaktadır.

Örneğin: Sakal ekimi yapılacak gün, giyilecek üst kıyafetin dar boğazlı olmaması ve olabildiğince bol hatta fermuarlı giysiler giyilmesi önerilmektedir. Bu sayede kıyafet çıkarılırken, henüz ekilen bölgedeki kıl kökleri tutunmadığından kolaylıkla yerinden çıkma ihtimali önlenmiş olmaktadır.

Sakal ekimi operasyonundan önce, uygulama sırasındaki kanamayı azaltmak ve işlem sonrası iyileşme süresini kısaltmak için sigara ve alkol tüketilmemesi gerekmektedir. Operasyondan bir hafta önce sigara ve alkol bırakılmalı; sakal ekimi işleminden sonra da en az bir ay başlanmaması uygun görülmektedir.

Sakal Ekimi Yüz Bakımı ve Hijyen

İşlem sırasında cerrahi kesi yapılmasa da girip çıkan iğnelerin etkisiyle sakal ekimi uygulamasında ufak kanamalar olmaktadır. Bu nedenle açık bölgelerden enfeksiyon gelişmemesi için sakal ekimi öncesinde yüz bakımına dikkat edilmesi gerekmektedir. Bu amaçla sakal ekimi öncesinde yüz steril hale getirilerek bir haftalık hazırlık sürecinde de akne gelişimini azaltmak, gözenekleri açık tutmak için yüz pH değeri yüksek sularla yıkanmalıdır. Ayrıca doğal bazı temizleyiciler kullanılması, mümkünse kil maskesi yapılmalsı  da cildin enfeksiyonlardan korunmasına yardımcı olmaktadır.

Beslenme alışkanlıklarında ise hastanın, yağlı ve asitli yiyeceklerden uzaklaştırılarak olabildiğince doğal ve sebze ağırlıklı beslenmeye teşvik edilmesi sakal ekimi sonrasında enfeksiyon gelişim riskini azaltacaktır.

Sakal Ekimi İşleminde Anestezi Riskli midir?

Sakal ekimi  lokal anestezi altında yapıldığı için anestezi ilaçlarından kaynaklanan riskler oldukça düşük görülmektedir; yani akciğeri etkileyebilecek düzeyde komplikasyon gelişme riski çok düşüktür. Yine de, her türlü riske karşı sakal ekimi öncesin testler yapılmakta ve bu testler sırasında hasta gözlenerek riskler minimuma indirilmektedir.

Sakal Ekimi Sonrası

Sakal ekimi operasyonlarından sonra iyileşme süresinin kısaltılması, risklerin ve komplikasyonların azaltılması, ekilen sakalların arzu edilen şekilde çıkması için oldukça dikkatli olunmalıdır. Operasyonu gerçekleştiren cerrah tarafından verilen tavsiyeler eksiksiz yerine getirilmeli ve sakal ekimi sonrası yüz bölgesine bakım uygulanmalıdır. Bu bakımın amacı iyileşme süresini kısaltmak ve sakal ekimi yoğunluğunun çok daha gür olmasını sağlamaktır. Sakal ekim operasyonlarından sonraki süreçte yüz bölgesine şu şekilde bakım yapılmalıdır:

  1. Üçüncü güne kadar yüze herhangi bir şekilde su değdirilmemelidir; çünkü sakal ekimi sonrasındaki ilk yıkama klinik tarafından, uzmanlarca gerçekleştirilmektedir. Bu yıkama ile birlikte oluşan kabuklar atılmakta ve bu aşamadan sonra ise hasta tarafından yürütülecek bakım sürecine girilmektedir.
  2. Sakal ekimi sonrası doktor tarafından verilecek losyonlar günlük olarak kullanılmalı ve yüz bölgesinin nemli tutması gerekmektedir.
  3. İlk altı ay sakalların makasla ya da deriye temas ettirmeden makineyle kısaltılması sakal ekimi yapılan bölgenin tahriş olmasını önleyecektir.
  4. Kimyasal temizleyiciler kullanılmamalı, bunun yerine doğal sabunlar ya da bebek şampuanları kullanılmalıdır.
  5. Zeytinyağı, badem yağı, biberiye suyu gibi bitki kürleri de sakal ekimi sonrası üç günde bir doktor uygun gördüğü takdirde uygulanabilmektedir.
  6. İlgili yağlarla, özellikle de badem yağıyla sakal ekimi yapılan bölgeye masaj yapılmalı, bu esnada masaj yaparken aşırı bastırmamak ve bölgeyi tahriş etmemek de önemlidir.
  7. Dördüncü aydan itibaren sakallar geniş dişli bir tarak ile doğru yöne taranmalı böylece sakal çıkış yönleri daha estetik bir duruş kazanmaktadır.

Sakal ekimi İyileşme Süreci ve Yeni Sakalların Çıkma Süresi

Sakal ekimi operasyonlarından sonra iyileşme süresi oldukça kısadır; ancak ekilen sakalların sağlıklı bir şekilde çıkması uzun süreç almaktadır. Sakal ekimi sonrası iyileşme ve yeni sakalların çıkma süreci şu şekilde gerçekleşmektedir:

  1. İşlemde hem ense bölgesine hem de ekim yapılacak bölgeye kalınlığı bir milimetrenin altında olan iğneler batırılmakta bu nedenle sakal ekimi yapılan bölgede ufak kanalamak görülmektedir.
  2. Sakal Ekimi yapıldıktan sonra iğne noktalarında oluşan kabuklar üçüncü gün yapılan yıkama ile yok olmakta ve hasta üçüncü günden itibaren sosyal yaşamına dönmektedir.
  3. İkinci hafta ile dördüncü hafta arasında şok dökülme yaşanmakta ve ikinci aydan itibaren de ekilen sakallar tekrar çıkmaya başlamaktadır.
  4. Sakal ekimi sonrası dördüncü aydan itibaren sakallar olabildiğince sağlıklı ve gür şekilde çıkmakta fakat sonuçların tam olarak oturması ise bir yılı bulabilmektedir.

Sakal Ekimi Riskleri, Yan Etkileri ve Komplikasyonları Nelerdir?

Sakal ekimi operasyonları oldukça basittir; fakat estetik amaçla yapılıyor olmalarından ve acil bir durum gerektirmiyor olmalarından dolayı hazırlık süreci oldukça uzun tutulabilmektedir. Bu süreç dahilinde de gelişebilecek komplikasyonlara karşı önlemler alınır; çünkü nadiren de olsa sakal ekimi işleminde bazı risklerden ve komplikasyonlardan bahsetmek mümkündür. Sakal ekimi sonrası olası tüm bu riskler, yan etkiler ve komplikasyonlar telafi edilebilir durumdadır bu belirtilere örnek olarak:

  1. Sakal ekimi için kıl kökü alınan donör bölgede aşırı kızarıklık, kaşıntı ve morluk oluşabilmekte, bazı durumlarda ise ödemlerle karşılaşılabilmektedir.
  2. Hem donör bölgede hem de alıcı bölgede enfeksiyon gelişebilmekte, sakal ekimi yöntemi olarak FUT tekniği kullanılmış ise donör bölgede beklenenden büyük bir iz kalabilmektedir.
  3. Anestezi etkisine bağlı olarak sakal ekimi sonrası çeşitli komplikasyonlar gelişebilmekte bunlar arasında en yaygın görülen belirti ise hissizlik olmaktadır.
  4. Operasyondan sonra sakal ekimi işleminde alıcı bölgede kanlanma arttığı için deri rengi kırmızıya döner ve iğne batırılan noktalarda kanlanmalar görülebilmektedir.
  5. Kanlanma ilk birkaç saat içerisinde kendini kabuklanmaya bırakır; fakat sakal ekimi gerçekleştirilenbu bölgelerde iltihaplanma oluşması da riskler arasındadır.
  6. En az karşılaşılan risk ise sakal ekimi gerçekleştirilen kıl köklerinin tutmamasıdır, bunun sebebi ise yanlış uygulama yapılması ve dikkat edilmesi gerekenlerin göz ardı edilmesidir.

Sakal Ekimi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

Sakal ekimi kolay olsa da ekilen kıl köklerinin oldukça hassas olması süreci zorlu hale getiren temel unsur olmaktadır. Operasyondan sonra doktorunuz tarafından yapılacak uyarılara uymamanız halinde sakal ekimi sonrası kıl köklerinin tutmaması, doğru açıda çıkmaması gibi sorunlar ile karşılaşabilirsiniz. Bu gibi sorunlardan uzak durmak için ise:

  1. Sakal Ekimi yapılan bölgeyi üç ay boyunca her türlü travmadan uzak tutulmalı, İlk üç gün boyunca boğazlı kazaklar giyilmemeli, uyurken yüz ile yastık temas ettirilmemelidir.
  2. İlk üç gün, ilk yıkama yapılana kadar sakal ekimi gerçekleştirilen bölgenin su ile olan teması tamamen kesilmelidir.
  3. İlk yıkamadan sonraki süreçte, aşırı sıcak ya da aşırı soğuk suyla duş alınmamalı, sakal ekimi işleminden sonra 3-4 gün kadar evde dinlenilmesi faydalı olmaktadır.
  4. İlk günden itibaren oluşan kabuklanma korunmalıdır; çünkü bu kabuklar sakal ekimi yapılan bölgedeki yaralarının iyileşmesini sağlamaktadır.
  5. Kanlanmanın artmasından dolayı sakal ekimi yapılan bölge kaşınabilmekte; fakat ne kadar kaşınırsa kaşınsın kesinlikle temastan kaçınılmalıdır.
  6. Sakal ekimi operasyonundan sonra verilen ağrı kesiciler ve antibiyotikler doğru dozda ve doğru zamanda kullanılmalı, en az iki hafta boyunca ise spor ya da egzersiz yapılmaması tavsiye edilmektedir.
  7. Şok dökülme gerçekleşene kadar umumi ortamlardan uzak durulmalı ve sakal ekimi sonrası sauna, hamam, havuz ve deniz gibi yerlere girilmesi kesinlikle uygun görülmemektedir.
  8. İlk iki hafta kesinlikle güneşe çıkılmamalı; ikinci haftadan itibaren ise güneş kremi kullanılarak çıkılmalıdır. Sakal ekimi sonrası İlk üç ay boyunca da solaryumdan ve aşırı güneşten uzak durulmalıdır.
  9. Bölgedeki kılcal damarların daralmasına sebep olan sigara, sakal ekimi iyileşme süresini uzatarak sakalların daha sağlıksız çıkmasına sebep olmaktadır bu nedenle bir süre sigara kullanılmamalıdır.

Sakal Ekimi Kaç Günde Çıkar?

Sakal ekimi işleminden yaklaşık olarak 2-3 hafta sonra ekilen kıl kökleri dökülmekte, bu dönem şok dökülme olarak adlandırılmaktadır. Dökülme sonrası yaklaşık 2 ay içinde sakal ekimi yapılan bölgede kıl kökleri tekrar çıkmaya başlmakta ve  3 ay içinde de kıl yoğunluğunda gözle görülür artış olmaktadır; fakat kesin sonuç için en az 6 ay ila bi yıl süre geçmesi gerekmektedir.

Sakal Ekimi Kalıcı mı?

Genellikle kişide bir rahatsızlık nedeniyle dökülmeler görülmüyorsa sakal ekimi sonuçları kalıcıdır ve ömür boyu kullanılabilmektedir. İşlem sonrası yaklaşık 2-3 hafta sonra yaşanacak şok dökülme sonrası tekrardan çıkan sakallar yaklaşık 6 ay sonrasında net görünüme kavuşmakta ve sakal ekimi ile kazanılan kökler ömür boyu kalıcı olmaktadır.

Sakal Ekimi Kaç Yaşında Yapılmalı?

Sakal ekimi için hastanın hormonlarının belirli bir seviyede  olması gerekmektedir. Bu nedenle sakal ekimi 25- 50 yaş aralığındaki bireylere yapılmaktadır.

Genellikle bazı erkeklerde sakal oluşumu yaklaşık 30 yaşlarına kadar gelişim gösterebilmektedir bu nedenle Sakal ekimi, sakal gelişimi tamamlandıktan sonra yapılmalıdır. Yani uzmanlar tarafından ideal yaş olarak 30 üzeri bireyler uygun görülse de 30 yaşın altındaki bireylere de hastanın isteğine bağlı sakal ekimi yapılması mümkündür.

Sakal Ekimi Acıtır mı?

sakal ekimi klinik ortamında lokal anestezi ya da sedasyon uygulaması ile yapılmakta olduğundan hasta işlem sırasında herhangi bir acı ya da ağrı hissetmemektedir. Genel olarak işlem süresi 2 saat ile 5 saat aralığında sürmekte olup, bu süre hastanın ihtiyaç duyduğu sakal ekimi yoğunluğuna göre değişmektedir.  Sakal ekimi sonrası yeni ekilen köklerde minik kabuklar oluştuğu gözlemlenmektedir bu nedenle enfeksiyon oluşumunu engellemek için bölgenin kuru tutulması ve ellenmemesi son derece önemlidir.

Sakal Ekimiyle İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Sakal ekimi operasyonu oldukça kolay bir operasyondur ve hastanın uygunluğunun kontrol edilmesi, uygun yöntemin belirlenmesiyle süreç başlamaktadır. İşlem süresi hastanın mevcut kıl kökü ve ihtiyacı olan sakal ekimi miktarına göre değişken olup en fazla 5 saat içinde hekim tarafından uygulanmaktadır. Hasta lokal anestezi eşliğinde ağrısız acısız bir sakal ekimi operasyonu geçirmekte, işlem sonrasında da hafif ağrı kesiciler kullanarak süreci sorunsuz geçirmektedir.

Sakal ekimi FUE veya FUT tekniğini uygulayabilen plastik cerrahlar tarafından hastane ortamında veya özel olarak oluşturulmuş T.C Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmış kliniklerde yapılmaktadır. Uygulamayı yapacak cerrahın saç, sakal ekimi konusunda uzmanlaşmış olması işlemin ve sonuçların kalitesini belirleyici etken olduğundan dikkat edilmesi gereken bir husustur. Yüz derisi daha hassas olduğu için, sakal ekimi yapan doktorların ayrı bir uzmanlık kazanması gerekmekte ve operasyonun yapıldığı kliniğin her türlü komplikasyona müdahale edebilmesi gerekmektedir.

Sakal ekimi ihtiyacı hisseden ancak yaptırmayanlar özgüven eksikliği yaşamakta ve bu durum sosyal hayatlarını da olumsuz yönde etkilemektedir. Operasyondan sonra sakal ekimi ile hastanın sorunu ortadan kaldırılmakta, özgüveni artmakta ve sosyal yaşamında aktifleşerek mutlu bir psikolojiye kavuşmaktadır. Sakal ekimi uygulamasının sonuçları %90 oranında başarı göstermektedir hatta FUE tekniğiyle yapılan operasyonların telafisi de mümkün olduğundan, başarı oranının %100 olduğunu söylemek mümkündür.

Sakal ekimi operasyonundan sonra ekim yapılan bölgeler kızararak, ödem toplamakta ve kabuk bağlamakta, tüm bu sorunların ortadan kalkması ise genelde üç günü bulmaktadır. Üçüncü gün yapılan ilk yıkamadan sonra sakal ekimi sorunları büyük oranda ortadan kalkmakta fakat yine de ikinci haftaya kadar belirtiler hissedilebilmektedir. İkinci hafta ile dördüncü hafta arasında gerçekleşen şok dökülmeyle birlikte hastanın yüzünde büyük oranda normalleşme görülmektedir. Sakal ekimi işlemi sonrası sakalların kesin olarak çıkması yani hastanın yüzünün tamamen normalleşmesi için de maksimum süre altı ay olmaktadır.

Sakal ekim sıklığı, doktor FUE tekniği kullanılıyorsa hastanın ihtiyacına göre belirlenmekte, FUT tekniği kullanılıyorsa da kıl köklerinin alım yapılacağı bölgedeki kıl sıklığına göre belirlenmektedir. Genelde, oldukça sık ekim yapılmakta, yaklaşık İki yüz ile sekiz yüz kıl kökü arasında sakal ekimi yapıldığını söylemek mümkündür.

Yara oluşan bölgenin içyapısının incelenmesinden ve uygunluk onayı verilmesinden sonra yara bölgelerine sakal ekimi uygulanması mümkündür. Yara bölgesinin, kesi olan kısmına genelde sakal ekimi yapılması uygun görülmemekte, yaranın yakınına o bölgeyi kapatacak şekilde yoğun ekim yapılarak gizlenmesi sağlanmaktadır.

Yüzeysel yanıkların bölgesindeki doku hasarı seviyesine bakılarak hastaya onay verilmesi durumunda yanıklardan sonra da sakal ekimi yapılması mümkün görülmektedir. Daha derin yanıklarda ise doktor kontrolü sonrasında, bölgedeki kanlanma miktarına bakılarak sakal ekimi uygun görülürse gerçekleştirilmektedir. Bu işlemde de yara izlerine yapılan sakal ekimi gibi, yanık bölgesine değil de yanığın etrafındaki bölgelere yoğun ekim yapılarak estetik bir görüntü elde edilmektedir.

Gerçekleştirilen Saç, bıyık ve sakal ekimi işlemlerinden sonra ekilen kıl köklerinin üzerindeki tellerin bir anda dökülmesine şok dökülme ismi verilmektedir. Bu süreç; saç, sakal ekimi operasyonlarında oldukça doğal fakat bir o kadar da moral bozucu bir süreçtir. Ekim yapılan bölgeler bir ya da iki hafta içerisinde tamamen çıplak kalmakta, bu da sakal ekimi sonrası psikolojiyi olumsuz yönde etkilemektedir. Şok dökülme sürecinde, dökülen kökler değil yalnızca tellerdir ve bu süreç sağlıklı bir sakal ekimi gerçekleştirildiğinin kanıtıdır ve uyum sürecinin olağan katıdır. Bazı hastalarda ise şok dökülme sürecinin gerçekleşmediği de görülmektedir bu durumda hasta, şok dökülme gerçekleşmediği için de strese girebilmektedir.

Ekilecek saç kökü miktarına ve yönteme göre değişkenlik gösteren sakal ekimi fiyatları, operasyonu yapacak doktorun uzmanlığına, yoğunluğuna ve diğer onlarca faktöre göre belirlenmektedir. Saç ekim operasyonlarında olduğu gibi sakal ekimi operasyonlarında da fiyat ekilen kök miktarı üzerinden belirlenmektedir. Ancak, sakal ekim operasyonlarında bazen iki yüz bazen de sekiz yüz kök ekildiği için taban fiyat uygulaması bulunmaktadır.

Sakal ekimi sırasında kullanılan teknikler yüz üzerinde kalıcı iz bırakmayacak şekilde geliştirilmiştir ve oluşan kızarıklıklar, şişlikler ve kabuklanmalar yaklaşık bir hafta içinde ortadan kalkmaktadır.

Sakal ekimi operasyonlarından önce bölgenin daha iyi görülebilmesi amacıyla sakallar kesilmektedir; fakat bu işlem sinek kaydı tıraş şeklinde olmamalıdır. Bölge temizlenerek sakal kısaltılır fakat sakal ekimi uygulamasında kıl köklerinin görülmesi için kirli sakal bırakılması gerekmektedir. Şok dökülmeye kadar sakal ekimi uygulanan bölge, jiletle tıraş edilmemeli, tıraş makinesi kullanılmalı ve yaklaşık 6 ay boyunca kirli sakal bırakılmalıdır. İşlem sonrası altıncı aydan itibaren ise uzmanlar tarafından jiletle tıraş olunmasında herhangi bir sakınca görülmemektedir.

Sakal ekimi sonrası kıl köklerinin olduğu bölgeler kabuklanmakta, bu kabuklanmaların yolunmaması, iyileşme hızının korunması açısından önemli olmaktadır. Saç ekiminde olduğu gibi sakal ekimi işleminde de ilk yıkama oldukça önemlidir ve sakal ekiminin yapıldığı klinikte gerçekleştirilmelidir. Üçüncü veya dördüncü gün kabuklar işlevini kaybettiği için sakal ekimi sonrası ilk yıkama işlemi yapılmaktadır.

Sakal ekimi işlemi başarı oranları, uygulamayı yapan doktorun ya da kliniğin başarı oranı ile doğru orantılı olmaktadır. Bu nedenle uzman bir plastik cerrah tarafından yapılan sakal ekim işlemlerinde kıl köklerinin tutma ihtimali artmakta ve doğal sakal görünümü elde edilmektedir. Uzman olmayan birisi tarafından yapılan sakal ekimi uygulamalarında ise başarı oranı hızla düşmektedir ve bu oranı artırmak için işlem öncesinde detaylı biri araştırma yapılmalıdır.

Sakal ekimi öncesi analiz, yoğunluk hesabının doğru yapılabilmesi, ekim noktalarının belirlenmesi, açıların hesaplanması ve ekimden sonraki görünümün canlandırılabilmesi önemlidir. Sakal ekimi yalnızca sakal yoğunluğunun artırılması üzerine kurgulanmış bir estetik uygulama olmayıp, sakallara doğru açının verilmesi sağlanmakta, estetik görünüm açısından da doğal sonuçlar elde edilmektedir.
Uzmanlarımız sorularınızı cevaplıyor

Bizi arayın veya aşağıdaki formu doldurun, sizinle en kısa sürede iletşime geçelim.

Ixora Life Clinic
Bize Ulaşın
Hasta Yorumları

1.5 hafta öncesinde anneme gözaltı ve göz üstü için estetik operasyonu yaptırdık. Annemin tansiyonla ilgili sıkıntısı olduğundan operasyondan co..

Melisa yılmaz

Dün klinikte göz torbalarım için bir operasyon gerçekleştirdim araştırmalar sonucunda en iyisinin ixora klinik oldugunu gözlemledim kendi içimde endiş..

Salih Gürgen

Operasyonumu dun yaptırdım gayet ağrısız ve sohbet ederek geçti. Ekim yaptırdığım oda gayet sterildi. Doktorun ilgisi ile kafamdaki soru işaretleri gi..

Cinar Berna

Merhaba bu klinikle bir arkadaş tavsiyesi üzerine tanıştım bir burun estetiği yaptırmak için güzel ve temiz bir yer arıyordum daha sonrasında ixora kl..

Ferhat Babat

Annem ve kendim için dolgu ve botoks uygulaması için ixora ile yollarımız kesişti. İşlem uygulaması sırasında ilgili alaka, sonuçundan ve doğal görünü..

Gamze Yıldız

Arkadaşım ameliyatını A sınıf bir hastanede oldu,odamız gayet ferah ve güzeldi.Doktor bey sağolsun sürekli ilgilendi,bilgi verdi.Kesinlikle tavsiye e..

İlayda Güleç

Saç ekimi yaptırdım ve şuan çok memnunum bunun için ekibe ve doktoruma teşekkür ederim ..

Emre Aslan

14 Temmuz'da Ixora Life'da göğüslerimi küçülttüm. İrtibat kişim Meltem Hanım çok kibar ve her zaman yardımcı oldu. Planlama WhatsApp üzerinden yapıldı..

Sevgi
Ixora Life Clinic Tedavi Planınızı Oluşturmaya Başlayın!
Online Konsültasyon

Ön talep formunu doldurarak
bize ulaşabilirsiniz.

Whatsapp Üzerinden Bize Ulaşın
90 533 011 76 81
Benzer Tedaviler
13
Ocak

Kök Hücre Saç Ekiminin Avantajları Nelerdir? Kök hücre saç ekiminin kişi için en avantajlı sonucu, ..

Devamını oku
20
Eylül

Sakal Ekimi Kimlere Yapılır? Yüz bölgesinde sakal çıkmaması veya yoğunluğun düşük olması gibi durum..

Devamını oku
20
Eylül

DHI Saç Ekimi Nasıl Yapılır? DHI Saç Ekimi öncesinde bilgisayar destekli saç analizi yapılmaktadır...

Devamını oku
19
Eylül

Safir FUE Saç Ekimi Nedir? Safir fue saç ekimi, safir madeni ile üretilen özel uçlar ile uygulanmak..

Devamını oku
19
Eylül

Saç Ekimi Nasıl Yapılır? Saç ekimi kişiye özel olarak tasarlanıp uygulanmaktadır. Saç ekimi, seyrek..

Devamını oku